logo

06 Ekim 2018

Tunus’ta iktidar sarsılıyor mu?


Ahmet Varol
a.varol@gmail.com

Tunus, dikta rejimlerine karşı halk hareketlerinin ve Arap Baharı olarak isimlendirilen sürecin ilk başladığı ülke. Burası aynı zamanda Bin Ali’ye karşı halk devriminin gerçekleştirilmesinden sonra fitne savaşının içine düşmeyen ve az çok bir siyasi istikrar gerçekleştirebilen tek ülke. Mısır’da Sisi cuntasının zeminini oluşturan Baltacı fitnesine, Libya’da Haftar hareketine ve Yemen’de ortaya çıkarılan fitne hareketine destek veren BAE ile Suudi Arabistan aslında Tunus’u da karıştırmak istiyordu. Ama bunu başaramadılar.

Tunus’ta halk devriminden sonra gerçekleştirilen ilk seçimlerden İslâmî eğilimli Nahda Hareketi başarıyla çıktı. Ancak bu hareketin iktidarda başarılı adımlar atması engellendi. 2014’te gerçekleştirilen seçimlerden laik ve Batıcı çizgideki Nida Tunus Partisi (Tunus’un Sesi Partisi) birinci çıktı. Ancak o da parlamentoda tek başına hükümeti oluşturmaya yetecek kadar çoğunluğu elde edemedi. Bu yüzden Nahda Hareketi’yle koalisyon yapma ihtiyacı duydu.

Nida Tunus Partisi iktidara gelmesinden sonra parti içinde ortaya çıkan bir liderlik kavgasından dolayı bölündü. Bu yüzden partiden 47 milletvekili istifa etti. Dolayısıyla şimdi parlamentodaki sandalye sayısı hükümetin ikinci ortağı durumundaki Nahda Partisi’nden daha az durumda. Seçimlerden sonra Nida Partisi parlamentoda 86 sandalye elde etmişti. Nahda Partisi ise 69 milletvekili çıkarmıştı. Şimdi Nida Partisi’nden istifa eden 47 milletvekili ayrı bir grup oluşturmuş durumda. Bu yüzden iktidarın birinci partisinin parlamentodaki grubu üçüncü sıraya düşmüş durumda.

Seçimlerden sonra Nida Partisi’nin öncülüğünde oluşturulan ilk hükümet 2016 yılında dağıldı ve Yusuf Şahid’in liderliğinde yeni bir hükümet oluşturuldu. Önceki hükümet ekonomik yönden halkın beklentilerini veremediği için ekonomiden anladığı düşünülen Yusuf Şahid yeni hükümeti kurmakla görevlendirilmişti. Ancak onun hükümetinin de ekonomik konularda başarılı olamadığı ve halkın beklentilerini veremediği görülüyor. Gerek bu sebeple ve gerekse Nida Partisi içindeki mevki çatışmaları yüzünden cumhurbaşkanı el-Baci Kaid es-Sibsi ile başbakan Yusuf Şahid arasında bir ihtilaf olduğu görülüyor.

Diğer yandan iktidarın birinci partisinin parlamentoda grup üyesi sayısı itibariyle üçüncü sıraya düşmesinden dolayı “Acaba, Nida’dan ayrılanlar hükümete desteğini çekerler mi ve hükümet düşer mi?” sorusu akla geliyor. Ülkede yeni seçimlere yaklaşık bir yıl kaldığı sırada hükümetin düşmesi önemli bir siyasi ve ekonomik sarsıntıya, ciddi bir krize yol açacaktır.

Ancak gerek Nahda Partisi’nin konumu ve takındığı siyasi tavır ve gerekse Nida’dan ayrılanların oluşturduğu grubun sergilediği tavır bu ihtimalin biraz zayıf olduğunu gösteriyor. Her şeyden önce şu an parlamentoda birinci parti durumuna gelen Nahda Partisi mevcut koalisyonu dağıtarak ayrı bir hükümet kurmaya istekli değil. Bu hükümetin seçimlere kadar devam etmesinden yana.

Diğer yandan Nida’dan ayrılanların oluşturduğu grubun lideri medyaya verdiği bilgilerde kendilerinin mevcut hükümetten desteklerini çekerek Nahda ile yeni bir ittifak içine girme taraflısı olmadıklarını dile getirdi.

Ama bu dağınıklığın gündemdeki bazı yasa tasarılarının parlamentodan geçirilmesinde zorluklar yaşanacağını gösteriyor. Çünkü hükümetin başını çeken partiden istifa edenlerin bu tasarıların parlamentodan geçirilmesinde iktidara destek vermemeleri ihtimali var. O yüzden mevcut hükümetin seçimlere kadar biraz muattal, etki gücü zayıf bir hükümet olarak yoluna devam etmesi söz konusu.

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
390 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...