logo

Trump’tan bu kez de FETÖ hamlesi


Bülent Orakoğlu
b.orakoglu@gmail.com

16.12 2018 tarihinde Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ,’’ABD Başkanı Trump’un Cumhurbaşkanı Erdoğan’a FETÖ elebaşı Gülen ve diğerlerinin sınır dışı edilmesi ve iadesi için çalıştıklarını söylediğini’’ açıklamıştı. Ayrıca, Çavuşoğlu, FBI tarafından 15 eyalette FETÖ ile ilgili soruşturma yürütüldüğünü de belirtmişti.

Yargı kaynakları bu kapsamda ABD’nin, devam eden soruşturmalarla ilgili Türkiye’den adli yardım talebinde bulunduğu, bir ABD heyetinin Türkiye’ye geleceği bilgisini kamuoyu ile paylaşmışlardı. Beklendiği gibi ABD’den Türkiye’ye adli yardım talebi dışında FETÖ elebaşı Gülen’in de iadesi için araştırma ve soruşturma yapmaya geldikleri anlaşılan ABD heyeti Washington Savcısı, New York Doğu Bölge Savcısı, ABD Adalet Bakanlığı yetkilisi, FBI temsilcisi ve bilişim uzmanından oluşuyordu. Aslında Türkiye ile ABD arasında FETÖ’nün iadesine yönelik geçmişte en az 6 kere ABD makamları ile temas kurulmuş ancak bir netice alınamamıştı. Bu kez ABD heyetinin Türkiye’den adli yardım alma ötesinde FETÖ elebaşı ve diğer örgüt mensuplarının Türkiye’ye iadesi veya ABD’den deport edilmesiyle ilgili ciddi çalışma yaptıkları kanaati kamuoyunda hasıl olmuştu. Zira ABD heyetinin dinlemek istediği üç isim Kemal Batmaz, Şapka ve Kuzgun kod adlı gizli itirafçılar 15 Temmuz darbesinde fiili olarak görev alan, darbe görünümlü kalkışmanın FETÖ elebaşı Gülen ile bağlantısını ortaya koyabilecek kişilerdi. Ayrıca Adalet Bakanlığı, son olarak 30 Haziran 2018’de FETÖ’nün sivil imamlarından Hakan Çiçek’in, 15 Temmuz’da Gülen’le görüştüğünü ortaya koyan yeni dijital delilleri Amerika’ya göndermişti. Bu dijital deliller ile ilgili olarak Emniyet Genel Müdürlüğü’nde, Kemal Batmaz’ın yanısıra 15 Temmuz gecesi Akıncı Üssü’nde bulunan Hakan Çiçek’e ait olduğu belirlenen cep telefonlarının imajları ABD’li heyetin önünde alındı ve birer kopyası konuk heyete teslim edildi.

DİJİTAL DELİLLER NASIL ELDE EDİLDİ?

15 Temmuz darbesi veya kalkışmasının başarısızlıkla sonuçlanması üzerine darbe merkezi Akıncılar Üssü’nden kaçarken yakalanan FETÖ’nün darbeyi yöneten sözde sivil imamları Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Hakan Çiçek, Nurettin Oruç ve Harun Biniş gözaltına alınmışlardı. Sivil imamların yargılanması sürerken arazide bulunan Kemal Batmaz ve Hakan Çiçek’e ait olduğu tespit edilen telefonların incelenmesinde Hakan Çiçek’in telefonundaki 2 saniyelik fotoğraf ve video darbecilerin ABD’deki koordinatlarını deşifre etmişti. Bu iki teröriste ait telefonların incelenmesinden Emniyet yeni bir ek rapor hazırlayarak Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na sundu. Ek raporda, ’’Hakan Çiçek’in 15 Temmuz 2016 günü darbe teşebbüsünün başladığı anlarda ABD’deki FETÖ mensuplarıyla yazışmalar yaptığı, rehberinde ‘Eczacı Abdi’ olarak kayıtlı kişiyle Face Time uygulaması üzerinden görüştüğü belirtildi. Eczacı Abdi’den gelen çağrı ile başlayan ve 3 dakika 51 saniye süren görüşmede terör örgütü FETÖ/PDY elebaşı Fetullah Gülen ile görüştüğü değerlendirilmektedir” ifadesine yer verildi. Raporda en dikkat çeken tespit, Hakan Çiçek’in telefonununun lokasyon (yer ve konum belirleme) kayıtları oldu. Çiçek’in yeni aldığı telefonu 7 Mart 2016’da aktive ettiği (ülke ve dil belirleme) belirtilerek, “Sanığın ele geçirilen cep telefonunu ilk olarak ABD ülkesi Pensilvanya eyaletinde terör örgütünün merkezi olarak kullanılan ve örgüt elebaşı Fetullah Gülen ile Merkez Komitesi’nin barındığı çiftlik evinde aktive ettiği anlaşılmaktadır” tespiti yapıldı.

Sanığın 25 Haziran 2016 tarihindeki lokasyon kaydının ABD’de örgütün buluşma yeri ‘Masal Kafe’ adlı mekanda olduğunun tespit edildiği belirtildi. Çiçek’e ait bir diğer lokasyon kaydının 24 Haziran 2016 tarihinde J.F. Kennedy Uluslararası Havalimanı olduğu belirtilerek, “Bu havalimanı Pensilvanya’daki örgüt evine ulaşmak için en kısa yol” tespitine yer verildi. Raporun sonuç bölümünde ise sivil imamlar Adil Öksüz, Kemal Batmaz, Nurettin Oruç ve Harun Biniş’in darbe hazırlıkları kapsamında aynı tarih aralığında ABD’de oldukları açık bir şekilde tespit edilmişti.

Türkiye FETÖ’yü araştıran ABD heyetine 15 Temmuz Kalkışması’nın arkasında Pensilvanya’daki terör elebaşı Gülen olduğunu bir kez daha djital deliller, itirafçı sanıkların Adil Öksüz üzerinden Gülen ile ilgili itiraflarıyla ispat etmişti. Esasen 15 Temmuz’un arkasındaPentagon ve NATO olduğu firari FETÖ’cülerin halen bu birimlerde çalıştırılarak Türkiye’ye teslim edilmemelerinden de anlaşılıyor. Şüphesiz Trump Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verdiği sözü tutmak isteyecek. Zira ABD heyetinin araştırmaları bu kez bu açıdan müspet görünüyor. Ancak Trump’un bu kez de FETÖ hamlesi FETÖ’yü teslim etme veya deport etmeye yetecek mi? Trump, Pentagon’un başını çektiği Müesses Nizam’ı veya derin dünya devletini aşabilecek mi? Zor görünüyor. Ancak tek temennimiz Trump’un bir kez daha dünyayı ve bizleri şaşırtması sanırım. Zira FETÖ’nün Türkiye’ye iadesi bu terör örgütünü kullanan derin yapıların FETÖ ile ilgili hesaplarının bitmesi ile doğru orantılı görünüyor. Bekleyip görelim.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler: » » » » » » » » » » » » » »
Share
391 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...