logo

15 Kasım 2018

Ticarete sokulmayan partizanlık camide!


Akif Beki
a.beki@gmail.com

TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu feveran ediyordu dün. Konu, seçime girmek için istifa edecek oda başkanları. Aday yapılmaz ya da kazanamazlarsa, ayrıldıkları görevlere geri dönmelerini istemiyor.

Meğer AK Parti, dönüş yolunu açan bir kanun teklifi hazırlamış. Hisarcıklıoğlu da Meclis’e sunulan teklifin geri çekilmesi için bastırıyor.

Tehlikeli görüyor ki düzenlemeye şiddetle karşı. Oda, borsa ve birliklere particilik kavgası sokulmasından korkuyor.

Ve aynı gün, Samsun Ayvacık Merkez Camii imamı İmdat Atmaca, vaaz kürsüsünü siyasi platforma dönüştürmesiyle gündemde.

Cuma cemaatine gümbür gümbür adaylık propagandası yapıyor. İlçeye hizmete devam için belediye başkanlığına talip olduğunu bildiriyor.

Kampanyasını kürsüde açıp aday adaylığını ilan etmekle kalsa yine iyi…

İstifasını duyururken aday olamaz ya da seçilemezse arayı açmadan başka bir camide imamlığa döneceğini de müjdeliyor.

Oda, borsa başkanına yasak olan siyasi faaliyet, cami imamına alabildiğine serbest…

Ticaret odasının insicamını bozan partizanlık, caminin kimyasına neler yapmaz, orada ne işi var denmiyor.

Ticarete, para pul işlerine partizanlığın karıştırılması sakıncalı. Ama mabede bezirgan sokulmasında mahzur yok.

Hatta bırakın önyargıları, abartmayın, nedir sizdeki bu din düşmanlığı, hacıya hocaya gareziniz ne ki siyaseti çok görüyorsunuz havaları hakim.

Ne arıyor, camiye de particilik sokmayıverelim denecek yerde, TOBB’a da sokalım, herkese hak da onlara değil mi noktasına gelinmiş demek.

Olacağı buydu; popülist şovmenliklere, siyasi gösterilere podyum olmaktan koruyacaktınız camiyi, o kapıyı hiç aralamayacaktınız…

Dini faaliyetle siyasi faaliyet iç içe geçti mi, soluğu nerede alacağınızı kestiremezsiniz bir daha.

Vaazla propaganda, ayetle slogan birbirine karışır.

Camiyle parti arasında fark kalmaz.

Cemaati partizan taraftar yerine koyar imam. İmamı, tribün kızıştıran amigo lideri gibi görmeye başlar cemaat.

İbadet için mi, miting için mi toplanıldığı ayırt edilemez artık.

Müslüman Kardeşler’in Tunus kolu Nahda partisi bile buna son verdi, camiyle partiyi ayırdı, vaaz kürsüsündeki hatiple oy cazgırlığı yapan propagandisti karıştırmıyor. Onlar kadar da mı olamıyoruz!

***

Dini, ticaret odalarına bulaştırmazken siyasete alet etmek ne müthiş bir duyarlılık ama.

Ha camiye parti çığırtkanı sokmuşsunuz, ha partiye din düccarı…

Diyanet İşleri Başkanı’na sesleneceksiniz, bir el atsın, dine de laik demokrasiye de ihanet ediliyor, istismara izin vermesin diyeceksiniz…

Fakat Ali Erbaş Hoca üstüne vazife olmayan meşgalelerden başını alamıyor ki ilgilensin.

Dil uzatmadığı, hakaret yağdırmadığı tarihi şahsiyet kalmadığı için adı ‘fesli deli’ye, meczuba çıkmış bir gayriciddi zatı ciddiye alıyor, ayağına ziyarete gidiyor.

Kadir Mısıroğlu’nu bile şaşırtıyor muteber adam yerine konması. Kendisinden ‘memleketin en itibarsız adamıydım, yüzüme bile bakılmazdı’ diye söz eden biri.

Bilmiyor mu ki Erbaş Hoca, dengesizin ağzı kadar muvazenesi de bozuk…

Bilmiyor mu ki Atatürk ve İnönü gibi Mehmet Akif ve Necip Fazıl’a da ağız dolusu sövüyor…

Bilmiyor mu ki su katılmamış bir gericidir, iflah olmaz bir saltanatperest…

Atatürk için ‘rejimi değiştirdi, şeriattı gavur yaptı’ derken saltanatı şeriat, cumhuriyeti gavurluk diye yutturuyor. Vatandaşın padişaha kul köle olduğu mutlakiyetçi hanedanlığı özlüyor. Ve saltanatı Allah’ın emriymiş gibi yüceltiyor, kutsuyor.

Çok partili demokrasiden tek particiliğe, cumhuriyetten hükümdarlık yetkilerinin sınırlandırıldığı meşrutiyetçiliğe ve sonra da sınırsız yetkilerle donatılmış bir mutlak saltanat idaresine doğru tarihi tersine akıtmayı hayal ediyor.

Elinden gelse, son 150 yıllık ilerlemeyi, hak ve özgürlük kazanımlarıyla sildirecek, sözü kanun padişahların iki dudağı arasına geri götürecek memleketi, bir hanedanın mülkiyetine geçirecek hepimizi.

Aklından zoruna bak…

Fakat dinle ne alakası var dünyevi iktidar hırslarının denmiyor fesliye.

Kendi lafıyla ‘çüş’ bile diyemiyor din adına ahkam kesenler, nerede kaldı Ayvacık imamına müdahale etmek.

(KARAR)

Etiketler:
Share
306 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...