logo

12 Eylül 2019

Suud zindanlarındaki Filistinliler


Ahmet Varol
a.varol@gmail.com

Suudi Arabistan’ın sergilediği vahşet yüzünden ortalıktan kaybolan tek kişi Cemal Kaşıkçı değil. Yahut kendilerinden hukuki anlamda suç kategorisine girecek herhangi bir fiil veya söz sadır olmadığı halde bu ülkenin zindanlarında tutulanlar sadece, ülkedeki zulüm siyasetini tasvip etmeyen ilim ve fikir adamları değil. Onlarca Filistinli de sadece Filistinli olmalarından veya Filistin’deki haklı ve meşru direnişe olumlu yaklaşmalarından dolayı aylardan beri Suudi Arabistan’ın zindanlarında tutuluyorlar. Bu insanlara karşı Suudi Arabistan’ın sergilediği tavır işgalci siyonist rejimin sergilediği tavırdan hiç farklı değil. Hatta Suud rejiminin işgalci siyonist rejimin Arabistan Yarımadası’ndaki jandarması olduğunu iddia etsek hiç de mübalağa etmiş olmayız.

Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Gözlem Merkezi 6 Eylül Cuma günü yaptığı açıklamada Suudi Arabistan’da onlarca Filistinlinin, zorbaca uygulamalar sonucu kayıplara karıştığını onlardan aylardan beri haber alınamadığını, bunların genellikle zindanlarda tutulduğunun tahmin edildiğini dile getirerek Suud yönetiminden bu insanların nerede oldukları hakkında bir an önce bilgi vermesini ve onları en kısa zamanda serbest bırakmasını istedi.

Merkezi İsviçre’nin Cenevre kentinde olan Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Gözlem Merkezi yaptığı açıklamada tutuklanan Filistinlilerin kesin sayısının bilinemediğini ancak şimdiye kadar ortalıktan kaybolan 60 Filistinlinin isminin tespit edildiğini dile getirdi.

Açıklamada son birkaç ay içinde çocukları Suudi Arabistan’da ikamet ederken veya bu ülkeyi ziyaret ettikleri sırada tutuklanan yahut zorbalığa maruz kalarak ortadan kaybolan 11 Filistinli ailenin şahitliğine başvurulduğu belirtildi. Tutuklananlar arasında öğrenciler, akademisyenler ve iş adamları bulunuyor.

Avrupa Akdeniz İnsan Hakları Gözlem Merkezi İletişim ve Basın Sorumlusu Selin Yaşar, Filistinlileri hedef alan tutuklama kampanyasının Suudi Arabistan’ın uzun süreden beri sürdürdüğü insan hakları ihlallerinin bir parçası olduğuna dikkat çekti.

Suud rejiminin zindanda tuttuğu Filistinliler arasında Hamas’ın Suudi Arabistan ile irtibatını takip eden ve bu hareketin ileri gelenlerinden olan 81 yaşındaki Dr. Muhammed Salih El-Hudari de var. Hamas, onun özgürlüğüne kavuşturulmasını sağlamak için resmi düzeyde bazı girişimlerde bulunduğu için son günlere kadar onunla ilgili haberleri gündeme getirmedi. Yaptığı girişimlerin sonuç vermesini ve Hudari’yle birlikte diğer Filistinlilerin de özgürlüklerine kavuşmalarını umuyordu. Ama maalesef yaptığı girişimlerden sonuç alamayınca konuyla ilgili açıklama yaptı ve olayı medya gündemine taşıdı.

Hamas’ın bu amaçla 9 Eylül Pazartesi günü yaptığı açıklamada otuz yıldan beridir Suudi Arabistan’ın Cidde kentinde oturan Dr. Muhammed El-Hudari’nin beş aydan beri tutuklu olduğunu dile getirdi.

Hamas konuyla ilgili olarak yayınladığı bildirisinde Suudi Arabistan’ın iç istihbarat teşkilatı Mebahis’in Dr. El-Hudari’yi 4 Nisan 2019 tarihinde gözaltına aldığını ve onun yirmi yıldan beri Hamas ile Suudi Arabistan arasındaki ilişkileri takipten sorumlu olduğunu dile getirerek, onun tutuklanmasını garip ve kınanması gereken bir hareket olarak nitelendirdi. Hamas açıklamasında Dr. Muhammed El-Hudari ile birlikte büyük oğlu Dr. Hani El-Hudari’nin de gözaltına alındığını vurgulayarak, baba oğul bu iki doktorun ve Suud zindanlarında tutulan diğer tüm Filistinlilerin serbest bırakılmasını istedi.

El-Hudari ailesi de olayla ilgili bir açıklama yaparak Suud Kralı Selman’dan 81 yaşındaki Dr. El-Hudari’nin ve oğlunun serbest bırakılmasını talep ettiler.

Bakalım Suud rejimi işgalci siyonist rejimin talepleri gereği bu insanları zindanda tutmaya mı devam edecek yoksa Filistinlilerin, hiçbir suçları olmayan, sırf Filistinli olmalarından ve işgale karşı direnişin meşru olduğuna inanmalarından dolayı zindanda tutulan bu insanların özgürlüklerine kavuşturulmaları yönündeki çağrılarına mı kulak verecek?

(YENİ AKİT)

Etiketler:
Share
318 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...