Son Dakika
Hafta içinde akit tv’de, Fatin Dağıstanlı’nın sunumunu yaptığı Manşetlerin Dili programına katılıyorum.
Günlük gazetelerde yayınlanan haberleri okuyup, birlikte yorumluyoruz..
Cuma günkü programda, yine Cumhuriyet gazetesinin bir kışkırtıcı haberini konu edindik..
“Şeriat çalıştayı” başlıklı bir sözde haberdi, konuştuğumuz..
Eski yıllarda da..
Şeriat karşıtlığı ve hakaretvari başlıkları ile gündeme gelen Cumhuriyet gazetesine..
Özellikle de..
Kaos çıkarmak için, derin mahfillerin organizasyonu ile atılan ve çoğu da patlamayan el bombalarına gönderme yaparak..
“Ortalık karıştırılmak isteniyor” anlamında olmak üzere..
Ve özellikle de Cumhuriyet’in manşeti gösterilirken..
“Cumhuriyet bir tuzak kuruyor.. Biz bu tuzağa düşecek miyiz? Düşmeyeceğiz” ifadelerinin de yer aldığı bir girişten sonra..
“Şeriat çalıştayı” manşetini görünce..
Birilerinin de Cumhuriyet’in oyununa gelip, tuzağına düşüp..
Tepkisini hukuk dışı yollarla göstermeye kalkışabileceğini..
Ama bunun yanlış olduğunu..
Kim tepkisini hukuk dışı yolla göstermeye kalkarsa.
O kişi ile..
Onu tahrik etmiş gibi dışardan izlenim doğmasına rağmen..
Cumhuriyet’in aslında aynı yerde durduğunu ifade eden bir konuşma geçti..
Hatta.
Fatin Dağıstanlı’nın..
“Onlar istiyorlar ki..” girişi ile “Gidelim bir el bombası atalım” sözlerinin yanlış yorumlanabileceğini tahmin ettiğim için..
“Aman aman. Yanlış anlarlar sonra” demiş olmama rağmen..
Kamuoyunda çok bilmişler.
Okumuşlar.
Sadece yazarları değil..
Okurlarının da seviyesi çok yüksek gibi gösterilen Cumhuriyet’in dün verdiği tepki ne?
“Dinci Akit yine Cumhuriyet’i hedef gösterdi: Bomba atalım”
Adamlar tam dunkof..
Hadi söylenilenleri anlamadın.
Biraz geri alırsın.
Videoyu bir daha seyredersin. Dinlersin..
Yine anlamadı isen..
Anlama özrü olmayan birilerini de davet eder, onlarla birlikte izlersin..
“Ne diyor bunlar” dersin..
Yine tereddüt mü ettin..
“Tuzak, oyun kelimelerinden bahsediliyor. Biraz da üzerinize afiyet, akşamdan kaldık.. Tam anlayamadık” dersin..
Yazı işlerini toplarsın..
Onlardan görüş alırsın..
Yine anlayamadı isen..
Yazarlarına izlettirir, onlara sorarsın..
Hâlâ söylenileni anlayamadı isen..
Bir “alo” dersin..
Ali İhsan’ı bulamazsan..
Bulursun da..
Haydi diyelim bulamadın..
Fatin Dağıstanlı’ya “alo” dersin..
“Ne demek istediniz” diye sorarsın..
Hani bilmemek ayıp değil, sormamak ayıp” demiş, atalarımız..
“Anlamamak da ayıp değil.. Sorup anlamaya çalışmamak ayıp”.
Ama beylerde ne anlama kabiliyeti var.. Ne de niyeti..
Bodoslamadan girmişler.
Ortada fol yok, yumurta yok.
Bir de başyazı döşemişler…
Hani programın videosu, eksiksiz şekilde internette olmasa.
Çok eski bir video olsa..
Birileri kesip-biçmişler.
Onlar da, kesilip, biçilen videoyu esas almışlar, yanılmışlar” diyeceğim..
Ama kendi haberlerinde, kendileri vermişler..
Tuzak kelimesinin geçtiği bölümleri..
Cumhuriyet’ten alıntılıyorum. Fatin Dağıstanlı’nın sözlerini şöyle vermişler:
“Dedim ki Cumhuriyet bizi tuzağa çekiyor. Hadi gidelim. Madem Cumhuriyet şeriata savaş açtı..”
“Cumhuriyet bizi tuzağa çekiyor” dedikten sonra..
Cumhuriyet’te kafası çalışan bir tane de mi adam kalmadı ki..
Başyazı kaleme alıp, “Cumhuriyet, tehdit ve baskıya boyun eğmeyecektir” demişler?
Başyazıda da, kendilerini komik duruma düşüren, şu ifadeleri kullanmışlar:
“Cumhuriyet gazetesi, Cumhuriyet felsefesinin, aydınlanma devrimlerinin savunucusudur. Türk toplumunun çağdaşlaşma hareketinin öncü gazetesidir. Bu tehditler ve baskılar Cumhuriyet gazetesini yıldıramaz, geri adım attıramaz.”
İyi de bey abiler..
Cumhuriyet felsefesi diyorsunuz..
Aydınlanma devrimleri diyorsunuz..
Çağdaşlaşma hareketi diyorsunuz..
Birazcık kafanızı çalıştıramıyor musunuz?
30 yıllık gazeteci Fatin Dağıstanlı, “Tuzağa gelmeyiz” diyor.
“Oyuna gelmeyiz” diyor..
Da..
Bunları niçin söylüyor?
Aydınlanmaları işte bu kadar..
Çağdaşlıkları buraya kadar..
Akıllarını çalıştırmaları maalesef bu kadar..
Cumhuriyet böyle akıldan uzak bir haber yapar da, taraftarları boş durur mu?
“Kalabalık yapalım. Akla ziyan başyazımızı haklı gibi göstermek için, koro halinde bağıralım” demişler.
Gazeteciler Sendikası hemen kafayı çıkarıp, “Ben buradayım” demiş..
Nasıl olsa, “Sen sendikana üye işçilerin haklarını koru. Sana ne, Cumhuriyet’in patronunun, üç tane tiraj almak için, durduk yerde ürettiği ‘bize saldırıyorlar’ algısı oluşturmak için yazdığı başyazıdan? Sen otur, Cumhuriyet’ten atılanların haklarını koru. Onlarla ilgili açıklama yap!” diyen yok..
Onlar da..
“Biz işçi hakları için kurulduk ama.. Bize patron daha çok lazım. Patron başyazı yazmış. Biz de bir omuz verelim” demişler..
Gazeteciler Sendikası açıklama yapar da..
Gazeteciler Cemiyeti de hemen, tatil günü falan demeden, açıklamayı basmış:
“Savcıları göreve çağırıyoruz”
Pardon?
“Basın özgürlüğü” mü diyordunuz siz..
“Türkiye’de, basın özgürlüğü yok” mu diyordunuz.
Niçin olmadığını bu örnekte gördük işte..
Basının susturulmasını isteyen, tam da Gazeteciler Cemiyeti’nin tabelası altında toplanan isimler..
Eğer bu ülkede basın özgürlüğü yok ise..
Sorumluları da onlar olmalı..
Gazeteci kılığı ile ortalıkta dolaşan bu adamlar olmalı..
Kurulmak istenilen bir tuzağa dikkat çekilmesini anlayamayanlar..
“Bir oyun oynanmak isteniyor, birileri kışkırtılıp, bir yandan da kendi adamlarına bir işler yaptırılıp, sonra da ‘dindar insanlar böyle yaptılar’ diye algı oluşturma planı var. Oyuna dikkat” diye haykırıldığı halde, “Bu oyun, ne oyunu, çifte telli oyunu mu” diye aptal aptal yüzümüze bakanlar..
“Akit bizi hedef gösterdi” diye, haberler yapıyorlar, başyazılar kaleme alıyorlar, yandaşları sendikaları, cemiyetleri toplayıp, baroları konuşturup, suçlarını örtbas etmeye çalışıyorlar..
Geçti beyler, Ergenekonlu, Balyozlu günler geçti..
Ne oyuna getirebileceğiniz saf insanlar var karşınızda..
Ne de, attığınız çamurlara inanacak cahil insanlar..
Kendiniz çalıp, kendiniz oynayacaksınız artık..
Yorulunca da..
Yapacağınız; “Ver bana ordan bir rakı” deyip, efkârlanmaktan ibarettir..
(YENİ AKİT)
Etiketler: Ali İhsan KarahasanoğluYorum yapabilmek için Giriş yapın.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
02 Mart 2020 YAZARLAR
02 Mart 2020 YAZARLAR
04 Ocak 2020 YAZARLAR
03 Ocak 2020 YAZARLAR