Son Dakika
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan partisinin 31 Mart yerel seçim kapsamında düzenlediği ilk mitingini ‘Cumhuriyetimizin temellerinin atıldığı ‘ Sivas’ta gerçekleştirdi. Şüphesiz kendilerinin de ifade ettiği gibi bu tercihin iki önemli anlamı var. İlki, İkinci Kurtuluş Savaşı’nı yaşadığımız bu süreçte ‘Kızıl Elma’mız Büyük Türkiye hedefine karşı kurulan ’Küresel Tuzakları ‘bozma ve darbe girişimlerini engelleyerek sınırlarımız üzerinde oluşturulmaya çalışılan terör koridorunu akim kılarak tam bağımsız Türkiye ideal’idir.
Türkiye Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı askeri harekatlarıyla küresel güçlerin kontrolünde ve desteğindeki DEAŞ, PKK/YPG terör örgütlerine büyük darbe vurdu. Küresel güçlerin terör koridoru ile Türkiye’yi çevreleme stratejilerine engel olundu. Cerablus,Azez, Mare, Elbab ve Afrin’de yaklaşık 10 bin terörist etkisiz hale getirildi. Türkiye Menbiç ve Fırat’ın doğusundaki terör yuvalarına yapacağı askeri harekatlar için ABD’ye Menbiç için 3-4 hafta Fırat’ın doğusu için 2-3 ay süre verdi. ABD ise gündemde olan güvenli bölge teklifi ile masada oyun peşinde. ABD’nin dayattığı güvenli bölge teklifinde terör örgütlerinin güvenliğini sağlama gayesi ön planda gözükmektedir. Aslında Pentagon’un üst düzey yöneticileri açık açık bu tezi savunmakta PKK/YPG’ye verilen silahların terör örgütünde kalmasında ısrarcı olmaktadırlar. Son tahlilde milli bekamız risk ve tehditlerin markajındadır. Yeni bir Barzani modeli kafalardadır. Yeni bir özerk yapılanma gündemin baş köşesindedir. ABD’nin Menbiç’te olduğu gibi Fırat’ın doğusuna yapılacak operasyonları önlemek için Türkiye’yi oyaladığı su götürmez bir şekilde ortadadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan bu nedenle Menbiç ve Fırat’ın doğusuna yapılacak askeri harekat ve operasyonlarda gün verme ihtiyacı hissetmiştir. Ancak ABD’nin Fırat’ın doğusunda yerleşik PYD terör örgütüne mensup 70 bin teröristi eğiterek düzenli ordu kurma yönündeki çalışmaları ve arka planına ilişkin detaylı bilgiler istihbarat birimlerimizce devlet katlarına ulaştırılmıştır. ABD Türkiye’nin güneyinde kurmaya çalıştığı terör örgütü PYD’nin sözde devlet sınırlarını oluşturmaya çalışıyor. Ancak Kuzey ve Doğu Suriye Özerk Yönetimi veya Kuzey Suriye Federasyonu olarak adlandırılan bu terörist yapının devletleşme şansı hemen hemen yok. Zira ABD’nin Türkiye’nin güneyinde kurmaya çalıştığı sözde terör devletine Türkiye asla izin vermez. Zira bu tehdit Türkiye için bir beka sorunu ve Türkiye’nin kırmızı çizgisidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ilk mitingini Sivas’ta gerçekleştirmesinin ikinci nedeni Türkiye’nin güney sınırlarında kurulmak istenen terör devletine asla izin verilmeyeceğini bu durumun Türkiye için bir beka sorunu olduğunu dosta düşmana açıkça ilan etmesidir. Nitekim Erdoğan Sivas’ta yaptığı konuşmada; ”1919’da Sivas’ta Kurtuluş Savaşı’mızın ve Cumhuriyet’in temeli atıldı, manifestosu yazıldı, ufukları çizildi. İşte bugün 31 Mart seçimlerinin startını Sivas’ta verirken vatanımız, bayrağımız, devletimiz, milletimiz, istiklalimiz bizim namusumuzdur, şerefimizdir. 100 yıl önce Sivas’ta söylediğimizi bugün aynı yerde tekrar ediyorum. 100 yıl sonra bizler de o ilkeleri, kararları, idealleri buradan tekrar ediyoruz. Sivas’tan yola çıkarken diyoruz ki milli sınırlar içinde vatan bir bütündür. Vatanımıza, bayrağımıza, istiklalimize uzanan her eli kırarız. Türkiye’nin çıkarlarına, kazanımlarına, Büyük Türkiye hedefine karşı kurulan her tuzağı bozacağız. Türkiye’nin beka meselesini kendi akıllarınca dalgaya alanlar inşallah 31 Mart’ta milletimizden yine bir tokat yiyeceklerdir.”
Çavuşoğlu, Washington’da DEAŞ Karşıtı Koalisyon Dışişleri Bakanları Toplantısı sonrasında basına yaptığı açıklamada DEAŞ ile mücadelenin ve ABD’nin Suriye’den çekilmesinin birlikte koordine edilmesinin Suriye ve Irak’ta istikrarın tam olarak tesis edilmesi açısından elzem olduğunu Türkiye’nin görüşü olarak toplantıda dile getirdiğini bildirdi. Bu amaçla ABD’nin Suriye’den çekilme sürecini yakından takip etmek için ABD ile müşterek ‘Görev Gücü‘ kurulduğunu belirtmişti. YPG’li teröristlerin tamamı Menbiç’ten çekilmemiş görünüyor. Özellikle çok yavaşlatılmış bir çekilme söz konusu. Fırat’ın doğusunda ise bırakın YPG’li teröristlerin çekilmesini Pentagon’un desteğinde özerk bir yapı kurulmaya çalışılıyor. Trump ise hafta içinde ABD Kongresi’nde ulusa sesleniş konuşmasında Suriye’de bulunan 2000 ABD askerini geri çekme planını yinelemesinden 1 gün sonra Suriye ve Irak’ın DEAŞ’tan tamamen temizlendiğini açıklamaya hazırlanıyor. Trump son 2 yıl içinde DEAŞ’a karşı zafer üstüne zafer kazandıklarını hem Musul’u hem de Rakka’yı aldıklarını sözde hilafetin yüzde 100’ünü özgürleştirdiklerini belirterek İşleri bitti tespitinde bulunmuştu. Ancak Pentagon ve BM Genel Sekreteri DEAŞ’ın yer altına inerek varlığını devam ettirdiğini açıklamışlardı. YPG terör örgütünün ABD’li askerlerin Menbiç ve Fırat’ın doğusundan çekildiklerini var saysak bile bölgeyi ciddi bir karışıklık bekliyor. Ancak ABD, YPG’yi Menbiç’ten çıkarsa bile Fırat’ın doğusunda terör koridorunu Peşmerge’ye havale edip Türkiye ile YPG arasına Peşmerge ve bazı Batılı ülke askerlerini koyarak YPG terör örgütünün güvenliğini sağlama niyetinde görünüyor. Türkiye’nin bu karışık tablodan kendisini kurtarması bir an önce Menbiç ve Fırat’ın doğusuna askeri harekat düzenlemesini elzem kılıyor. İster Rusya ile birlikte ister tek başına!
(YENİ ŞAFAK)
Etiketler: 31 Mart yerel seçim » ABD » Afrin » AK Parti » Azez » Bülent Orakoğlu » Cerablus » DEAŞ » Elbab » fırat » Fırat Kalkanı » Fırat’ın doğusu » Irak » Kızıl Elma » Kurtuluş Savaşı » Mare » Menbiç » Peşmerge » PKK » PYD » Recep Tayyip Erdoğan » Sivas » Suriye » Trump » YPG » zeytin dalıYorum yapabilmek için Giriş yapın.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
02 Mart 2020 YAZARLAR
02 Mart 2020 YAZARLAR
04 Ocak 2020 YAZARLAR
03 Ocak 2020 YAZARLAR