logo

22 Aralık 2019

İntihar: Bir umutsuzluk göstergesi


Rasim Özdenören
riozdenoren@gmail.com

Son birkaç ayda medyaya intikal eden intihar vakaları bu olay üzerinde düşünmeyi gerektiriyor.

Vakalar sıklaşınca internet üzerinden kısa bir gezinti yapmak suretiyle 2019 yılında medyaya intikal etmiş 826 adet intihar vakası tespit ettim. Bu vakaların 64 adedi yurt dışında, 762si yurt içinde…

Bu rakamlar benim çok kısa gezintimden elde ettiğim veriler. Elbette kesin değil. Rakamların gerçeğe en yakın olanı TÜİK’te bulunabilir. O bile kesin olmaz. Çünkü tespitler resmiyete intikal etmiş vakalara dayandırılıyor.

Fakat eldeki rakamlar bile ürkütücü. Bu rakamlara göre ülkemizde 2019 yılında her gün 2,1 kişi canına kıyıyor…

İntiharlar tek bir sebeple açıklanamayacak kadar girift bireysel ve toplumsal sorunlar yumağını içerir.

İntiharı toplumsal düzlemde ele alan ilk düşünür Emile Durkheim’dır. Ona göre bireysel bir olay tekrarlanıyorsa o olay toplumsal boyut kazanmış olur.1897 yılında yayınladığı İntihar başlıklı kitabında olayı toplumsal boyutu ile inceliyor.

Yazar, intihar vakalarını temelde toplumsal açıdan şu üç kategoride ele alıyor: 1. Egoist (Bencil) intihar, 2. Altruist (özgeci) İntihar, 3. Anomik (Kuralsızlık) intihar…

Egoist (bencil) intiharlar genelde birey ile toplum arasındaki bağın gevşemesine bağlı olarak vuku buluyor. Örneğin yoksulluk çekerken, aç yaşarken kişi toplumdan ilgi görmüyor veya ilgi görmediğini düşünüyor. Keza aile bağlarının zayıflaması, kişinin toplum içinde himayesiz bırakılmış olduğu hissini uyandırıyor ve kişinin intihar etme eğilimini tetikliyor.

Altruist (özgeci, diğerkâm) intihar, başkası uğruna kendini feda eden kişinin eğilimini yansıtan intihar türü. Bir bakıma bencil intiharın zıddı da denebilir. İlkinde kişi kendini toplumdan kopmuş hissederken, özgecil intiharda kişi toplum kuralları uğruna kendini feda ediyor. Japonların harakiri eylemi bu tip intiharın tipik örneğidir.

Anomik (kuralsız) intihar, toplumsal krizlerin yaşandığı dönemlerde kişi geleceğine ilişkin güven kaybı yaşar, kişinin davranış kalıplarındaki istikrar bozulur; bu durumlar da kişinin canına kıyma güdüsünü kışkırtır… Başka bir söyleyişle toplumun istikrarsızlaşması, bireysel istikrarsızlaşmayı tetiklemektedir.

Sosyologlar bu üç intihar kategorisine gene Durkheim’dan hareketle bir dördüncüsünü ekliyor: fatalist (kaderci) intihar türü… Anomik intiharın zıddı olarak kabul ediliyor. Birey, toplumun katı kurallarının baskısı altında bunalıma giriyor. Durkheim bu tür intiharın örneğini köleler üzerinden veriyor.

Bu başlıklar mutlak bir sınırlamayı ifade etmiyor. Bir başlık altında öngörülen intihar türü, birey açısından diğer faktörlere de göndermede bulunabilir.

Durkheim her ne kadar intihar olgusunun salt bireysel mutsuzlukla açıklanamayacağını göstermeye çalışmışsa da, olay son tahlilde kişisel karar sonucu vuku bulmaktadır. Birey açısından bakıldığında olay, kişinin mutlak umutsuz hali olarak tezahür ediyor…

Son zamanlarda intihar vakalarının ülkemizde daha önce görülmemiş boyutta çoğalması sosyologların, psikologların, kriminologların ilgisini bekliyor diye düşünüyorum.

(YENİ ŞAFAK)

Etiketler:
Share
310 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...