Son Dakika
İngiliz sömürgeciler 18. yüzyılın sonlarından itibaren Yemen’i ele geçirme amaçlı saldırılar düzenlemeye başladılar. Ancak o zaman Yemen’i hakimiyeti altında tutan Osmanlı Devleti sömürgeci güçlere fırsat vermedi. Bunun üzerine İngilizler 19. yüzyılın başlarından itibaren Aden Körfezi’ndeki deniz güçlerini artırdı ve 1839’da Aden şehrini orada ettiler. Daha sonra Güney Yemen olarak nitelendirilen bölgeyi ele geçirdiler.
Kuzey Yemen ise 30 Ekim 1918’e kadar Osmanlı hakimiyetinde kaldı ve bu tarihte bağımsız kaldı. Türkiye, Lozan Anlaşması’nda Kuzey Yemen’in bağımsızlığı, Güney Yemen’in de İngilizcesi geçine resmen tanıdı.
Güney Yemen 30 Kasım 1967’ye kadar İngiliz oteliinde kaldı ve bu tarihte bağımsız olarak Kuzey Yemen’e bağlanmasında ayrı bir devlet kurdu. Yemen devleti ortaya çıktı. Güney Yemen’in adı, 22 Haziran 1969’da düzenlenen komünist darbenin tarihinde 30 Kasım 1970’te karar verildi Yemen Demokratik Halk Cumhuriyeti oldu. Kuzey Yemen’in resmi adı, Yemen Arap Cumhuriyeti idi. Kuzey Yemen diğeri Güney Yemen olarak adlandırılıyordu. Kuzey Yemen’in başkenti Sana, Güney Yemen’in başkenti ise Aden’di.
Bu bölünmüşlük hali 1990’a kadar sürdü. İki Yemen Nisan 1990’da bir Yemen, Yemen Cumhuriyeti adıyla tek bir devlet devletinde birleşti. Anlaşma 22 Kasım 1992’ye kadar süre sürenin geçiş süresi ne kadar kabul edilmesin, bu sürenin bitiminde seçim yapma ve geçiş süresi sona erdi. Sosyalist Parti’nin liderlerine yönetimde belli bir kontenjan verdi oldu.
Sosyalist parti seçimde ciddi bir destek elde edebileceğini anlayanlardan birini seçerek seçiminde da belli garantiler verilmesini istedi. Fakat o zamanki cumhurbaşkanı Ali Abdullah Salih buna razı olmadı. Çıkan ihtilaf üzerine seçimler ertelendi. Sosyalist Parti liderleri de Sana’yı terk ederek yeniden Aden’e yerleştiler ve Güney Yemen’in bağımsız bağımsız devletlerinden ilan ettiler. Fakat Sana’daki yönetim bunu kabul etmedi ve 20 Şubat 1994’te silahlı çatışma başladı. Suudi Arabistan’a kaçtı, sosyalist Parti halk desteğini yoksun olduğu için daha fazla direnemedi ve partinin geleceği ileri gelenlerin ülkesini terk ediyor. Yemen’de hakimiyeti ele geçirdi ve Sosyalist Parti de devreden çıkarıldı ama kapatılmadı.
Ancak Güney Yemen’in bağımsız olduğu odada Sosyalist Parti iktidarının kötü politikasından dolayı Kuzey Yemen’e göre çok daha ileride durum durumu ve durumunun düzeltilmesi için bu kısma devletin daha fazla hizmet götürmesi, yapılması gerekiyordu. Ama hükümet bunu yapmadığı için bu yolda geri çekilme, fakirlik ve ekonomik sıkıntılar devam etti.
Bu durum güneyde muhalif siyasi hareketlerin ve örgütlenmelerin ortaya çıkmasına neden oldu. Bunların çoğunun hedefi güneyi ayrı, bağımsız bir devlet yapmak değil bu bölgeye daha fazla hizmet götürülmesini istiyortı.
Arap Baharı’nda Ali Abdullah Salih’in sultasının bitmesi sonrasında siyasi bir bağlantının kurulmasına gerek yok ve iç savaşın ülkeyi sık sık sokuluyor sokması ve güneydeki tarihi oluşumların başlangıcı, bu bölgeeyi bağımsız yapıp kuzeyden ayırma talebiyle bir çıkmaya başladılar. Bunların başında Güney Geçiş Konseyi adı verilen bir yapılanmanın çatısı altında toplandılar. Birleşik Arap Emirlikleri de, Yemen’in tümünde hakimiyeti sağında mümkün olamayacağı düşüncesiyle güneyde burada yerleşik bir ortak bağlantılar kurarak bu konseye destek verdi.
Ancak güneydeki muhalif siyasi hareketlerin sadece Güney Geçiş Konseyi’nden ibaret odaları, bazı durumlarda durumların durumundan uzaklaştırarak yönetiliyor.
(YENİ AKİT)
Etiketler: Ahmet VarolYorum yapabilmek için Giriş yapın.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI
02 Mart 2020 YAZARLAR
02 Mart 2020 YAZARLAR
04 Ocak 2020 YAZARLAR
03 Ocak 2020 YAZARLAR