logo

22 Eylül 2018

Gazze her an patlayabilir


Ahmet Varol
a.varol@gmail.com

Siyonistlerin tanınmış gazetelerinden olan Yediot Aharanoot gazetesinin dün (21 Eylül 2018 Cuma) yayınlanan sayısında yer alan bir haberde, işgal hükümetinin güvenlik kabinesinin son toplantısında Genelkurmay Başkanı Gadi Eizenkot’un da görüşlerine başvurulduğuna ve onun, “Abbas, Gazze’nin yüzümüze patlamasını istiyor” şeklinde bir görüş beyan ettiğine dikkat çekildi. Habere göre Eizenkot, Abbas’ın Gazze’yi iyice kıskaca almak suretiyle Hamas ile İsrail arasında bir savaş patlak vermesini ve böylece bir taşla iki kuş vurmayı amaçladığını iddia etti.

İşgal rejiminin genelkurmay başkanının böyle bir görüş beyan etmesi ilginç tabii. Çünkü Abbas yönetiminin Gazze’ye yönelik yaptırımları ve ekonomik baskıları siyonist işgal rejimiyle koordineli bir şekilde yürütülüyor. İpleri ikisi aynı anda sıkıyor. Eğer bu konuda siyasi yönetimle askeri mekanizma arasında görüş farklılığı varsa birinin görebildiğini diğeri göremiyor demektir. Çünkü siyasi mekanizma, Abbas yönetiminin Gazze’ye yaptırım uygulamasını ve baskıları artırmasını bizzat kendisi istiyor. Belki askerî mekanizmanın başkanı burada Netanyahu hükümetinin göremediği bir gerçeğin farkına vardı ve onu uyardı.

BM Ortadoğu Barış Faaliyeti Özel Koordinatörü Nickolay Mladenov da BM Güvenlik Konseyi’nin Filistin meselesini ele aldığı bir oturumda yaptığı konuşmada Gazze’nin çok kötü şartlarla karşı karşıya olduğuna dikkat çekti ve “Gazze her an patlayabilir” diyerek doğacak sonuçtan da uluslararası toplumun sorumlu olacağını dile getirdi. Onun bu açıklaması da Gazze’nin iyice kıskaca alınmasından kaynaklanan problemin artık sadece Gazze’yi değil “uluslararası toplum” olarak nitelendirilen küresel güçleri de ilgilendiren riskli bir vakıa haline geldiğine dikkat çekiyordu.

30 Mart Toprak Günü ile başlayan Büyük Dönüş Yürüyüşü çerçevesinde yürütülen etkinlikler ve gösteriler ise devam ediyor. Bu çerçevede dün “Ablukayı Kırma Cuması” olarak isimlendirildi. Filistin İslâmî Direniş Hareketi (Hamas) Siyasi Birimi Başkanı İsmail Heniyye’nin danışmanı Tahir en-Nunu da Gazze’den yayın yapan el-Aksa televizyonunun kendisiyle röportajında Büyük Dönüş Yürüyüşü eylemlerinin ve gösterilerinin amaçlarına ulaşıncaya kadar devam edeceğini dile getirdi. Tahir en-Nunu, ateşkes çabalarının da basından uzak bir şekilde devam ettiğini ancak ablukanın kırılmasıyla ilgili maddelerde herhangi bir yumuşamanın ve tavizin söz konusu olmayacağını ifade etti.

Siyonist işgal rejimi on iki yıldan beri sürdürdüğü ablukaya rağmen Gazze halkının iradesini kırma ve onu işgale teslim olmaya zorlama konusunda başarılı olamadı. Gazze halkı Büyük Dönüş Yürüyüşü’nün başlamasıyla birlikte işgalciye karşı yeni bir mücadele süreci başlattı. Siyonist işgal yönetimi Mahmud Abbas’la da işbirliği yaparak bu mücadeleyi kırmak için abluka ve baskıyı daha da şiddetlendirdi. Fakat bu konuda da arzuladığını gerçekleştiremedi ve Büyük Dönüş Yürüyüşü bütün kararlılığıyla sürdürülüyor.

Normalde bu mücadeleyi kırma konusunda Netanyahu ve Mahmud Abbas ittifak ve işbirliği içinde olduğu halde, siyonistlerin askeri kanadı Abbas’ın tavrına şüpheyle bakmak gerektiğini hatırlatma ihtiyacı duydu. Çünkü onlar kendilerinden başka hiç kimseye güvenmezler. Abbas da kendi halkına karşı bu derece katı tavır alarak siyonist işgalcilere yaranmaya çalışmasına rağmen onların kendisine hep şüpheyle yaklaştıklarını, güvenmediklerini bilmiyor değil. Ama ipleri onlara teslim etmiş olmanın yol açtığı durumla karşı karşıya. Bu yüzden kendi halkı nazarında itibarı düşerken kendilerine hizmet ettiği işgalci siyonistlere de yaranamıyor. Bundan daha büyük bir zillet olur mu?

(Yeni Akit)

Etiketler:
Share
429 Kez Görüntülendi.

Yorum yapabilmek için Giriş yapın.

İLGİNİZİ ÇEKEBİLECEK DİĞER KÖŞE YAZILARI

  • İNZAL EDİLMİŞ ADIMIZI, ÜRETİLMİŞ “İSLÂMCI” KAVRAMI İLE DEĞİŞTİRMEK SAPMALARA KAYNAKLIK ETMİŞTİR

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Her din ya da ideoloji, kendini özgün taşıyıcı kavramlarıyla ifade eder, tanımlar ve mesajını insanlara ulaştırır. Temel tanımlayıcı kavramlar, nötr değildirler; zihnine girdikleri, kendilerini benimseyerek kullanan insanları, kendi arka planındaki din, düşünce, felsefe ve ideoloji istikametinde dönüştürürler. Bunlar, o din ya da ideolojinin, taşıyıcı, inşa edici ve dönüştürücü etkiye sahip olan inanç eksenli kavramlarıdır. Bir de taşıyıcı olmayan, yani dinî ve ideolojik boyutu belirleyici olmayan kavramlar vardır ki onları, her din ya da ideol...
  • ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir Kaynak: ‘Savaş ve Siyaset’, Aynı Hedef İçin, Farklı Silâhlarla Yapılan Eylemler Manzumesidir – SELAHADDİN E. ÇAKIRGİL

    02 Mart 2020 YAZARLAR

    Bu Pazar günü, birkaç noktaya değinelim: 1- Anamuhalefet’in lideri ve sözcülerinin, ‘Bizim askerimizin tırnağının ucundan kesip attığı bir parça bile bütün Suriye’den daha değerlidir.’ şeklindeki sözü çok matah bir şeymiş gibi geçen hafta boyunca sık sık dile getirmeleri sorgulanması ve utanılması gereken bir yaklaşımdır. KK ve adamları, yürekleri elveriyorsa, aynı sözü, Suriye için değil de, o ülkeye yarım asırdır zorla tahakküm ve zulmeden Baas Partisi, Esed Hanedanı ve Beşşâr Esed’in şahsı için söylesinler. Ama, dilleri varmaz ona bir olu...
  • Süleymani’nin öldürülmesine niye sevineyim?

    04 Ocak 2020 YAZARLAR

    İran’ın önemli generallerinden birisi, ABD füzeleri ile öldürüldü. Sevinmemiz gerektiğini söylüyor bazılarımız.. Gerekçeler önümüze koyuyorlar.. “Ortadoğu’da sürekli Şia mezhebinin yayılması için, haksız girişimlerde bulunup, örgütlenmeler yaptı.. Suriye’de binlerce Müslümanın ölümüne sebep oldu.. Yemen’den sorumlu.. Irak’tan sorumlu.. Kadınların ırzına geçilmesinden sorumlu.. Bebeklerin ölümünden sorumlu.. Esad’ın kimyasal silah kullanmasından sorumlu..” Devam ediyor, tutulan liste.. Devam ediyor, gerekçeler.. Ben ise şöyle bakıyor...
  • Tapu idaresi tepkide niye gecikti?

    03 Ocak 2020 YAZARLAR

    Haber yankı uyandırmış, konu nazik, konu netameli, ucu 'çılgın proje' hassasiyetlerine dokunuyor, kamuoyu zaten teyakkuzda, duyarlılık tavana vurmuş, üstüne belediyelerin tapu bilgilerini online sorgulama yetkisinin kaldırıldığı söyleniyor, Kanal İstanbul hattındaki arazileri toplayanların izi sürülemeyecek deniyor, yer yerinden oynuyor... Ne beklersiniz; tepkilerin hedefindeki Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün zaman kaybetmeden, sabah ilk iş duruma açıklık getirmesini. Peki onlar ne yapıyor? Haberi alan alıp satan sattıktan sonra, a...